kaybettim

Турецкий язык - Английский Язык

Определение kaybettim в Турецкий язык Английский Язык словарь

Связанные Термины

kaybet

lose

The yen is expected to lose value against the dollar. - Yen'in dolar karşısında değer kaybetmesi bekleniyor.

I was beginning to lose my cool. - Soğuk kanlılığımı kaybetmeye başlıyordum.

kaybet

mislay

kaybet

{f} losing

She forgave him for losing all her money. - O, tüm parasını kaybettiği için onu bağışladı.

I can't talk with my father without losing my temper. - Kendimi kaybetmeden babamla konuşamam.

kaybet

{f} lost

Tom lost no time in parting with the money. - Tom parayı elden çıkarmak için zaman kaybetmedi.

I have lost my watch. - Kol saatimi kaybettim.

biletimi kaybettim

I've lost my ticket

bir kontak lensimi kaybettim

I lost one of my contact lenses

gözlüklerimi kaybettim

I lost my glasses

kaybet

forfeit

kaybet

mislaid

I've mislaid my watch. - Kol saatimi kaybettim.

kilo kaybettim

I lost weight

kontak lenslerimi kaybettim

I lost my contact lenses

valizimi kaybettim

I lost my baggage

yolumu kaybettim

I've lost my way

çok kan kaybettim

I've lost a lot of blood

Расстановка переносов

kay·bet·tim