You can meet us downstairs when you're ready.
- Hazır olduğunuzda bizi alt katta karşılayabilirsiniz.
I left my dictionary downstairs.
- Sözlüğümü alt katta bırakmışım.
John spoke in such a loud voice that I could hear him upstairs.
- John o kadar yüksek sesle konuştu ki onu üst kattan duyabildim.
We have four bedrooms upstairs.
- Üst katta dört yatak odamız var.