There is a lid for every pot.
- Her tencere için bir kapak var.
Cover the pot while you cook.
- Yemek pişirirken tencerenin kapağını kapatın.
In case of fire, I would grab my flute and escape.
- Yangın durumunda flütümü kaparım ve kaçarım.
I locked the door, in case someone tried to get in.
- Birisi içeri girmeye çalışır diye kapıyı kilitledim.
The hill used to be covered in snow.
- Tepe karla kaplı olurdu.
The skin of animals is covered with hair.
- Hayvanların derisi kıllarla kaplı.
Tom pulled his jacket hood over his head.
- Tom ceket kapüşonunu kafasına çekti.
Hang your jacket on the hook by the door.
- Ceketini kapının yanındaki askıya as.
These containers are pretty inexpensive.
- Bu kaplar oldukça ucuzdur.
This container is completely watertight.
- Bu kap tamamen su geçirmez.
Please, urinate in this vessel!
- Lütfen bu kap içerisine işeyin.