Tom ve Mary yaralı adamı yol kenarına taşıdılar.
- Tom and Mary carried the injured man to the side of the road.
Asker yerde yaralı yatıyordu.
- The soldier lay injured on the ground.
Kazada çok sayıda turist yaralandı.
- A number of tourists were injured in the accident.
Başka hiç kimse yaralanmadı.
- No one else was injured.
Sağ bacağımı incittim.
- I got my right leg injured.
Tom bugün çalışırken kendini incitti.
- Tom injured himself at work today.
Bir trafik kazasında ciddi biçimde yaralanmıştı.
- He was seriously injured in a traffic accident.
Tom ciddi biçimde yaralanmış olabilir.
- Tom might be seriously injured.
Yaralanmak istemedim.
- I didn't want to get injured.
Kazada çok sayıda turist yaralandı.
- A number of tourists were injured in the accident.
Başka hiç kimse yaralanmadı.
- No one else was injured.
Büyükannem bacağını bir düşüşte incitti.
- My grandma injured her leg in a fall.
Tom tenis oynarken sırtını incitti.
- Tom injured his back playing tennis.
Kazadan sonra yaralılar hastaneye götürüldü.
- After the accident, the injured were taken to hospital.
Yaralılar ne kadar kan kaybetti?
- How much blood has the injured lost?