The crowd began to chant.
 - Kalabalık ilahi söylemeye başladı.
Tom started chanting.
 - Tom ilahi söylemeye başladı.
The dream rattled Tom. He took it as a divine warning.
 - Rüya Tom'u sarstı. O bunu ilahi bir uyarı olarak aldı.
Fadil believed he was receiving divine messages.
 - Fadıl ilahi mesajlar alıyor olduğuna inanıyordu.
We often sing hymns together.
 - Biz sık sık birlikte ilahiler söyleriz.
The morning service began with a hymn.
 - Sabah servisi bir ilahi ile başladı.
Our denomination practices exclusive psalmody in worship.
 - Tarikatımız ibadetlerinde sadece Zebur'daki ilahileri okumaktadır.
Are you planning to go Christmas caroling this year?
 - Bu yıl Noel ilahisi söylemeye gitmeyi planlıyor musun?
I love Christmas carols.
 - Noel ilahilerini seviyorum.
We often sing hymns together.
 - İlahileri genellikle birlikte söyleriz.
As luck would have it, Providence was on my side.
 - Şans eseri, takdiri ilahi benden yanaydı.