Save your appetite for the big dinner.
- İştahınızı büyük bir akşam yemeği için saklayın.
The sight of fresh lobster gave me an appetite.
- Taze ıstakozun görünüşü iştahımı açtı.
Tom is very temperamental, isn't he?
- Tom çok maymun iştahlı, değil mi?
Tom is very temperamental.
- Tom çok maymun iştahlıdır.