hoparlörü

listen to the pronunciation of hoparlörü
Турецкий язык - Английский Язык

Определение hoparlörü в Турецкий язык Английский Язык словарь

hoparlör
speaker

Are we on speakerphone? - Biz hoparlörlü telefonda mıyız?

I was asked to sit on the platform with the speakers. - Hoparlörlerle platformda oturmam isteniyordu.

hopârlör
{i} speaker

He listened closely to the speaker. - Hoparlöre yakın dinledi.

I need new speakers for my PC. - Bilgisayarım için yeni hoparlörlere ihtiyacım var.

hoparlör
loudspeaker, speaker
hopârlör
loudspeaker
hoparlör
phone
hoparlör
(Konuşma Dili) bullhorn
hoparlör
loud speaker
hoparlör
speakers

I was asked to sit on the platform with the speakers. - Hoparlörlerle platformda oturmam isteniyordu.

I asked him to turn down the volume on his speakers. - Ondan hoparlörlerindeki ses seviyesini azaltmasını rica ettim.

hoparlör
loud hailer
hoparlör
loudspeaker
hoparlör
tannoy
hoparlör
woofer
hoparlör
tweeter
hoparlör
squawker
hopârlör
amplifier
izleme hoparlörü
monitoring loudspeaker
Турецкий язык - Турецкий язык

Определение hoparlörü в Турецкий язык Турецкий язык словарь

hoparlör
Radyo, pikap, teyp vb. araçlarda sesi işitilebilecek duruma getiren alet
hoparlör
Elektrik dalgalarını ses dalgasına çeviren ve gerektikçe sesi yükselten alet
hoparlör
Hiçbir yerde hoparlör sesi duymadım."- F. R. Atay
hoparlör
Radyo, pikap, teyp vb. araçlarda sesi işitilebilecek duruma getiren alet: "Hemen hemen bütün batı ülkelerini gezdim