Английский Язык - Турецкий язык
Определение he, her в Английский Язык Турецкий язык словарь
- him
- ona
Ona söyleyecek hiçbir şeyim yok.
-I've got nothing to say to him.
O, ona bir süveter aldı.
-She bought him a sweater.
- him
- (eril) onu
- him
- His veya Her Imperial Majesty
- him
- kendi
Kendisine HAYIR dedi. Yüksek sesle EVET dedi.
-He said NO to himself. He said YES aloud.
O, çocuklarını kendi etrafına topladı.
-He gathered his children around him.
- him
- eril onu
- him
- kendine
Bazen büyük babam kendi başına bırakıldığında, kendi kendine konuşur.
-Sometimes my grandfather talks to himself when left alone.
Kendi kendine şöyle dedi: Bu operasyon başarıyla sonuçlanacak mı?
-He said to himself, Will this operation result in success?
- him
- onu
Kızı onunla her yere gitmeye hevesli.
-His daughter is eager to go with him anywhere.
Onu tanıdıkça daha çok seversin.
-The more you know about him, the more you like him.
Связанные Термины
he, her
Произношение
Resimler
Видео
... CHANGED HER PONYTAIL FROM LEFT TO RIGHT? ...
... For Lady Liberty to have material for her skin, ...
Избранное