having more than one choice

listen to the pronunciation of having more than one choice
Английский Язык - Турецкий язык

Определение having more than one choice в Английский Язык Турецкий язык словарь

alternative
{i} alternatif

Doğru olan cümleleri değiştirmeyiniz. Bunun yerine, doğal-görünen alternatif çeviriler önerebilirsiniz. - Don't change sentences that are correct. You can, instead, submit natural-sounding alternative translations.

Aklınızda bulunsun, bu koşullar altında başka bir alıcı bulmaktan başka alternatifimiz yok. - Bear in mind that, under such circumstances, we have no alternative but to find another buyer.

alternative
{i} seçenek

Geri çekilmekten başka seçenekleri yoktu. - They had no alternative but to retreat.

Yürüyebilirsin veya ikinci bir seçenek olarak, seni oraya arabamla götürürüm. - You can walk, or alternatively, I'll drive you there in my car.

alternative
{i} şık
alternative
{s} öbür
alternative
{s} değişik
alternative
yerine geçebilen
alternative
değişke
alternative
almaşık
alternative
başka

Aklınızda bulunsun, bu koşullar altında başka bir alıcı bulmaktan başka alternatifimiz yok. - Bear in mind that, under such circumstances, we have no alternative but to find another buyer.

Çalışmaktan başka alternatifimiz yok. - We have no alternative but to work.

alternative
seçimli
alternative
diğer

Diğer alternatiflerin ihtimalini düşünmek için zerre kadar istekli olmadığına inanamıyorum. - I can't believe that you aren't at least willing to consider the possibility of other alternatives.

Diğer alternatifleri dikkate aldın mı? - Did you consider other alternatives?

more than one
birçok defa
alternative
iki şeyden biri
alternative
(Tıp) vücudun tabiatını değişitren ve islah eden ilaç
alternative
(Askeri) YEDEK; ALTERNATİF
alternative
Yapacak başka bir şey yoktu
alternative
Başka çarem kalmamıştı
more than one
birden fazla

Birden fazla sorunumuz var gibi görünüyor. - It seems we have more than one problem.

Onun önünde aynı anda birden fazla soruna sahip olmak onu sinirlendirir,üzer ve çileden çıkarır. - To have more than one problem before him at one time makes him irritable, upset and exasperated.

Английский Язык - Английский Язык
alternative
having more than one choice

    Расстановка переносов

    ha·ving more than one choice

    Турецкое произношение

    hävîng môr dhın hwʌn çoys

    Произношение

    /ˈhavəɴɢ ˈmôr ᴛʜən ˈhwən ˈʧois/ /ˈhævɪŋ ˈmɔːr ðən ˈhwʌn ˈʧɔɪs/
Избранное