The chain is no stronger than its weakest link.
- Zincir en zayıf halkasından daha güçlü değildir.
The chain is no stronger than its weakest link.
- Zincir en zayıf halkası kadar güçlüdür.
There's a crop circle in the field.
- Tarlada ekinlerden bir halka var.
Tom wasn't wearing a wedding ring, but Mary noticed a white circle on his ring finger.
- Tom bir alyans takmıyordu ama Mary onun yüzük parmağında beyaz bir halka fark etti.
I'll take onion rings instead of fries.
- Patates kızartması yerine soğan halkaları alacağım.
Uranus has eleven known rings, which contain dark, boulder-sized particles.
- Uranus'un kara, kaya parçaları şeklinde nesneleri içeren, onbir bilinen halkası vardır.
I'm not sleeping well currently and now have rings under the eyes.
- Şu anda iyi uyumuyorum ve artık gözler altında halkalarım var.
Tom has dark circles under his eyes.
- Tom'un gözlerinin altında koyu renkli halkalar vardır.