halan

listen to the pronunciation of halan
Турецкий язык - Английский Язык

Определение halan в Турецкий язык Английский Язык словарь

hala
aunt

My father named me after his aunt. - Babam bana halasının adını verdi.

My aunt has three children. - Halamın üç çocuğu var.

halâ
still

If it hadn't been for you, he would still be alive. - Sen olmasaydın, o hâlâ hayatta olacaktı.

The event is still fresh in our memory. - Olay anımızda hâlâ tazedir.

hâlâ
still

The event is still fresh in our memory. - Olay anımızda hâlâ tazedir.

Hello? Are you still here? - Merhaba? Hâlâ burada mısın?

hâlâ
yet

Idiot! She's not being honest when she says she loves you. Haven't you figured it out yet? She's just a gold digger. - Aptal! Seni sevdiğini söylediğinde dürüst olmuyor. Hâlâ anlamadın mı? O, tam bir altın arayıcısı.

This medicine is not sold yet in pharmacies. - Bu ilaç eczanelerde hâlâ satılmamaktadır.

hala
paternal aunt
hâlâ
till now
hala
aunty
hala
auntie

The girl answered: Yes, auntie, I'll eat them both. - Kız cevap verdi: Evet halacığım ikisini yiyeceğim.

hala
stili
hala
still of
hâlâ
Still, yet
hala
paternal aunt, father's sister, aunt, auntie, aunty
hala
paternal aunt, father's sister
Турецкий язык - Турецкий язык

Определение halan в Турецкий язык Турецкий язык словарь

HALA
(Osmanlı Dönemi) (C.: Hâlât) Babanın kız kardeşi, hala. Arapçada: Ananın kızkardeşi. Teyze
HALÂ
(Osmanlı Dönemi) (Harf-i cerrdir) İstisnaya delâlet eder
Hala
entere
Hala
bibi
Hala
eme
Hala
eci
Hala
çiçe
HÂLÂ
(Osmanlı Dönemi) (Hâlen) şimdi. Henüz. şimdiye kadar. Elân
hala
Babanın kız kardeşi

Babanın kız kardeşine hala denir. - Babanın bacısına hala denir.