haftada

listen to the pronunciation of haftada
Турецкий язык - Английский Язык
per week

Students are required to perform one hour of community service per week. - Öğrencilerin haftada bir saat toplum hizmeti yapmaları gereklidir.

How much do you earn per week? - Haftada ne kadar kazanıyorsun?

hafta
week

He never fails to write to his mother every week. - O her hafta annesine yazmaktan geri kalmaz.

She will be in New York for two weeks. - O iki hafta New York'ta olacak.

haftada bir
once a week

She wrote to her parents at least once a week. - O, en azından haftada bir kez anne ve babasına yazdı.

She goes to the movies once a week. - Haftada bir kez sinemaya gider.

haftada bir
weekly
haftada bir olan
weekly
haftada bir olan
hebdomadal
haftada bir once
a week, weekly
haftada iki kez
biweekly
haftada iki kez
semiweekly
haftada iki kez olan
biweekly
haftada iki kez olan
semiweekly
haftada iki kez çıkan yayın
semiweekly
iki haftada bir olan
biweekly
haftada bir
weeks

We meet every three weeks. - Her üç haftada bir toplanırız.

We go to the theater once every two weeks. - Biz her iki haftada bir kez tiyatroya gideriz.

hafta
in week
hafta
the week
hafta
hebdomad
iki haftada bir
fortnightly
iki haftada bir yayımlanan dergi
biweekly
iki haftada bir çıkan dergi
fortnightly
üç haftada bir
triweekly
üç haftada bir olan
triweekly
Английский Язык - Английский Язык

Определение haftada в Английский Язык Английский Язык словарь

hafta
Eye dialect spelling of have to. Be required to; must

I hafta fill in my tax return.

hafta
To have to; be required to; must
Турецкий язык - Турецкий язык

Определение haftada в Турецкий язык Турецкий язык словарь

HAFTA
(Osmanlı Dönemi) f. Yedi günden ibaret müddet. Yedi günlük müddet
hafta
Birbiri ardınca gelen yedi günlük dönem