gediegen

listen to the pronunciation of gediegen
Немецкий Язык - Турецкий язык
gı'di: gın sağlam; güvenilir, dürüst
{gı'di: gın} sağlam; güvenilir, dürüst
arı, saf; güvenilir, dürüst¡
Английский Язык - Турецкий язык

Определение gediegen в Английский Язык Турецкий язык словарь

free
{s} muaf

Batı Berlin Sovyet kontrolünden muaf kalacaktı. - West Berlin would remain free of Soviet control.

Bu eşyalar vergiden muaf. - These goods are free of tax.

dignified
{s} asil
dignified
{s} şerefli
dignified
efendi
dignified
haysiyetli
dignified
ağır başlı
dignified
kellifelli
dignified
{f} kıymet ver
free
hür
free
azat
free
bağsız
dignified
yükselt/onur ver
dignified
{s} temkinli
dignified
{s} ağır

Cenazede, dul kadın siyah takım elbisesi, şapkası ve eldiveni ile çok ağırbaşlı görünüyordu. - At the funeral, the widow looked very dignified, with her black suit, hat and gloves.

Tom ağırbaşlı göründüğümü söylüyor. - Tom says I look dignified.

dignified
{s} değerli
dignified
{s} ağırbaşlı

Tom ağırbaşlı görünmeye çalıştı. - Tom tried to look dignified.

Cenazede, dul kadın siyah takım elbisesi, şapkası ve eldiveni ile çok ağırbaşlı görünüyordu. - At the funeral, the widow looked very dignified, with her black suit, hat and gloves.

free
{s} samimi
Немецкий Язык - Английский Язык
solid
native
massive
honest (wine taste)
dignified
free
sterling
tasteful
gediegen (Erscheinung)
dapper