Many shoes nowadays are made of plastics.
- Günümüzde birçok ayakkabı plastikten yapılmaktadır.
Nowadays there are no ninjas or samurais in Japan.
- Günümüzde Japonya'da ninjalar ya da samuraylar yok.
Surely, in the present-day society, we might as well consider it natural that consumption plays an important role in the life of man and is closely related to his well-being and happiness.
- Şurası muhakkak ki, günümüz toplumunda tüketimin insan hayatında önemli bir yere haiz olduğunu ve refah seviyesini ve mutluluğunu yakından alâkadar etmesinin tabii olduğunu söyleyebiliriz.
The formation and movement of hurricanes are capricious, even with our present-day technology.
- Günümüz teknolojisiyle bile kasırgaların oluşum ve hareketleri kaprislidir.
People are so low down these days!
- Günümüzde insanlar çok alçaklaştı!
Don't worry, present day cosmetic surgery is much better than it used to be in Doctor Frankenstein's days.
- Endişelenmeyin, günümüzün kozmetik cerrahisi, Doktor Frankenstein'ın günlerinde olduğundan çok daha iyidir.
And I will raise it again in three days.
- Ve onu üç günde tekrar kaldıracağım.
We must sleep at least seven hours a day.
- Günde en az yedi saat uyumak zorundayız.
Paintings should not be exposed to direct sunlight.
- Tablolar, doğrudan güneş ışığına maruz bırakılmamalıdır.
A beam of sunlight came through the clouds.
- Bulutların arasından güneş ışığı demeti geldi.
I would like to give him a present for his birthday.
- Ona doğum günü için bir hediye vermek istiyorum.
Tom never fails to send a birthday present to his father.
- Tom babasına doğum günü hediyesi göndermekten geri kalmaz.
Today is June 18th and it is Muiriel's birthday!
- Bugün Haziran'ın 18'i ve bugün Muiriel'in doğum günü!
As everyone knows, today is a very significant day for us.
- Herkesin bildiği gibi, bugün bizim için çok anlamlı bir gündür.
The sunshine tempted people out.
- Güneş ışığı insanları dışarı çıkmaya özendirdi.
This room doesn't get much sunshine.
- Bu oda çok fazla güneş ışığı almaz.
How many times a day does that bus run?
- O otobüs günde kaç kez çalışır?
How many times does the bus run each day?
- Otobüs her gün kaç kez çalışır?
Sami will maintain his innocence until the day he dies.
- Sami masumiyetini öldüğü güne kadar sürdürecek.
Which is the date of your birthday?
- Doğum günün hangi tarih?
Your opinion seems to be out of date.
- Sizin fikirleriniz güncelliğini yitirmiş gibi görünüyor
A warm, sunny day is ideal for a picnic.
- Ilık, güneşli bir gün piknik için idealdir.
In most countries, with the exception of the Arab countries and Israel, Saturday and Sunday are defined as the weekend.
- Birçok ülkede, Arap ülkeleri ve İsrail hariç genellikle Cumartesi ve Pazar, hafta sonu günleri olarak ilan edilmiştir.
I'm worn out, because I've been standing all day.
- Bütün gün ayakta durduğum için yoruldum.
I regret having been idle in my school days.
- Okul günlerimde aylak olduğum için pişmanım.
Merih güneşten dördüncü gezegendir.
- Mars güneşten dördüncü gezegendir.
Güneş çıkmış olsa bile hava soğuktu.
- güneşin çıkmış olmasına rağmen, hava soğuktu.