furchtbar, mies

listen to the pronunciation of furchtbar, mies
Английский Язык - Турецкий язык

Определение furchtbar, mies в Английский Язык Турецкий язык словарь

awful
{s} berbat

Berbat bir şeyin kokusunu alıyorum. - I smell something awful.

Berbat bir çığlık sesi onu ürpertti. - The sound of an awful scream made him shudder.

awful
dehşet verici
awful
{s} çok kötü

Çok kötü görünüyorsun. Ne oldu? - You look awful. What happened?

Ben çok kötü üşüttüm. - I caught an awful cold.

awful
{s} k.dili. çok fazla, pek çok: That'll take an awful lot of work. O çok iş ister
awful
(Argo) bombok
awful
çok fena
awful
rezalet
awful
{s} korkunç

Bu korkunç köpeği nereden buldun? - Where did you find this awful dog?

O, korkunç bir gündü. - That was an awful day.

awful
{s} oldukça büyük
awful
çok

Bu, iki kişi için oldukça çok şey gibi görünüyor. - That looks like an awful lot for two people.

Ben geç kaldığım için çok üzgünüm. - I'm awfully sorry that I was late.

awful
dili heybetli
awful
iri awfully
awful
rezil
awful
müthiş

Bugün belirli bir kimse müthiş kırılgan oluyor. - A certain someone is being awfully fragile today.

Ne müthiş bir dünyada yaşıyoruz! - What an awful world we live in!

awful
sunturlu
Немецкий Язык - Английский Язык
rotten
lousy
awful
cruddy
terrible