Casusluk yapmakla ilgili resmen suçlanmadı.
- He was never officially charged with spying.
Sonunda, Birinci Dünya Savaşı resmen sona erdi.
- Finally, World War One was officially over.
Avustralya'ya seyahatim resmi olarak rezerve edildi.
- My trip to Australia is officially booked.
Tom hâlâ resmî olarak görevde.
- Tom is still officially in charge.