Brown ve arkadaşları kaçmak zorunda bırakıldılar.
 - Brown and his friends were forced to flee.
Sanırım, bu yüzden kaçarım.
 - I think, therefore I flee.
Berlin duvarı Doğudaki Almanların Batıya kaçmasını engellemek için inşa edilmiştir.
 - The Berlin wall was built to prevent East Germans from fleeing to the West.