Elektrikli arp çalarken, o elektrik çarpmasından öldü.
- He was electrocuted while playing the electric harp.
Elektrikli otomobillerin performansı arttı.
- The performance of electric cars has improved.
Elektrikli ısıtıcımız iyi çalışmıyor.
- Our electric heater does not work well.
Elektrikli ısıtıcımızla ilgili doğru gitmeyen bir şey var.
- Something is wrong with our electric heater.
1888 yılında icat edilen, Alman Flocken Elektrowagen, dünyanın ilk elektrikli otomobili olarak kabul edilmektedir.
- The German Flocken Elektrowagen, invented in 1888, is considered to be the world's first electric car.
Pozitron bir elektrona benzeyen küçük bir parçacıktır fakat pozitif elektrik yüklüdür.
- A positron is a small particle similar to an electron, but with a positive electric charge.
Şimşek, elektriksel bir olaydır.
- Lightning is an electrical phenomenon.
... music CD’s and more movies and more software and more high tech engines from General Electric ...
... to advance the cause of electric vehicles. ...