Bazı memurlara rüşvet verilmiş olabilir.
- Some officials may have been corrupted.
Sorumlu memur içeri girmeme izin verdi.
- The official in charge let me in.
Jabulani, 2010 FIFA Dünya Kupası'nın resmi maç topudur.
- The Jabulani is the official match ball of the 2010 FIFA World Cup.
Tayca, Tayland'ın resmi dilidir.
- Thai is the official language in Thailand.
Kanadalı yetkililer, her insanın malzemelerini tarttı.
- Canadian officials weighed the supplies of each man.
O, bu kasabanın sakinleri tarafından bir yetkili seçildi.
- He was elected an official by the inhabitants of this town.
Bir gümrük görevlisi, bavulumu açmamı istedi.
- A customs official asked me to open my suitcase.
Acemi asker skandalı kamu görevlilerini ve rüşvet olarak RecruitCoscom'dan gizli payları alan politikacıları ilgilendiren bir rüşvet skandalıdır. Hisseler sürekli yükseliyordu.
- The Recruit scandal is a corruption scandal concerning public officials and politicians who accepted as bribes undisclosed shares from the RecruitCoscom company. The shares had been rising steadily.
Bazı memurlara rüşvet verilmiş olabilir.
- Some officials may have been corrupted.
Devlet memurları bütün fabrikaları denetlediler.
- Government officials inspected all factories.
Devlet başkanına yalnızca yüksek memurlar ulaşabiliyordu.
- Only high officials had access to the President.
Bu devlet memurları rüşvetçidir.
- These government officials are corrupt.