O, oyunu mutlaka kazanacak.
 - He is certain to win the game.
İstasyonda güvenilir bir beyefendiyle karşılaştım.
 - I met a certain gentleman at the station.
Niyetlerinizin güvenilir olduğuna eminim.
 - I'm certain that your intentions are honorable.
O belirli bir gangster tarafından tehdit edilmektedir.
 - He is threatened by a certain gangster.
Bu kitap belirli bir değere sahiptir.
 - This book has a certain value.
Başbakan Koizumi kesinlikle soğukkanlı bir insan değildir.
 - Prime Minister Koizumi is certainly not a cold-blooded man.
Kesinlikle,kart oynamayı severim.
 - Certainly, I like playing cards.
Bizim sınıfta belli bir çocuktan etkileniyorum.
 - I am attracted to a certain boy in my class.
Tom takdir edeceğin belli niteliklere sahip.
 - Tom has certain qualities you'll appreciate.
15 Mart'a kadar laboratuvar ekipmanını teslim edebileceğimden eminim.
 - I'm certain we can deliver the laboratory equipment by March 15th.
Tom kesinlikle kendinden emin görünüyor.
 - Tom certainly sounds confident.
Herhangi bir kış gününde ona rastladım.
 - I met her on a certain winter day.
Ben herhangi bir hata yapmadığımdan oldukça eminim.
 - I'm pretty certain I haven't made any mistakes.