Aniden bulutlar gökyüzünü kararttı.
 - Suddenly, the clouds darkened the sky.
Gökyüzü aniden kararmaya başladı.
 - The sky suddenly began to darken.
Kıskançlık, Tom'un zihnini karartmaya başlıyor.
 - The jealousy is starting to darken Tom's mind.
Aniden bulutlar gökyüzünü kararttı.
 - Suddenly, the clouds darkened the sky.
Dün öğleden sonra gökyüzü aniden karardı.
 - The sky suddenly darkened yesterday afternoon.
Aniden bulutlar gökyüzünü kararttı.
 - Suddenly, the clouds darkened the sky.
... Darken the edges. ...