dışarıya çıkmak

listen to the pronunciation of dışarıya çıkmak
Турецкий язык - Английский Язык
go out

Do you want to go out and get something to eat? - Dışarıya çıkmak ve yiyecek bir şey almak ister misin?

It's not a good idea to go out after dark by yourself. - Hava karardıktan sonra tek başına dışarıya çıkmak iyi bir fikir değil.

fall out
go outside
sally out
a) to go out b) to take the air
sally forth
dışarı çık
went out

Tom put his hat on and went outside. - Tom şapkasını giydi ve dışarı çıktı.

She went out without saying good-bye. - Hoşça kal demeden dışarı çıktı.

dışarı çık
gone out

He has gone out for a walk. - O bir yürüyüş için dışarı çıktı.

I'm afraid he's just gone out. - Maalesef o az önce dışarı çıktı.

dışarı çık
walkout
dışarıya çıkmak
Избранное