Определение calculate, work out, solve; understand, grasp, comprehend в Английский Язык Турецкий язык словарь
- figure out
- halletmek
- figure out
- (Fiili Deyim ) 1- halletmek , çözmek 2- anlamak 3- hesaplamak
- figure out
- anla
Tom Mary'nin ne söylemeye çalıştığını anlayamadı.
-Tom couldn't figure out what Mary was trying to say.
Patronun bu hafta niçin çok soğuk olduğunu anlayabiliyor musun?
-Can you figure out why the boss is so unfriendly this week?
- figure out
- düşünerek bulmak
- figure it out
- dışarı şekil
- figure it out
- bir yolunu bul
Figure it out, that's what I'm paying you for - Bir youlunu bulun, size bu yüzden para ödüyorum.
Ben kendim bir yolunu bulabilirim.
-I can figure it out myself.
Kendi başına bir yolunu buldun mu?
-Did you figure it out on your own?
- figure out
- -i anlamak, -i çözmek
- figure out
- çözmek
Tom, sorunu çözmek için bir yol bulmaya çalışıyor.
-Tom is trying to figure out a way to solve the problem.
Tom'a ne olduğunu çözmek zorundayız.
-We have to figure out what happened to Tom.
- figure out
- hesaplamak
Onlar maliyeti hesaplamak zorunda.
-They have to figure out the cost.
Bunun bize kaça mal olacağını hesaplamak zorundayız.
-We have to figure out how much it's going to cost us.
- figure out
- anlamak
Tom'un ne söylemeye çalıştığını anlamak zordu.
-It was hard to figure out what Tom was trying to say.
Ne olduğunu anlamak zor.
-It's hard to figure out what's going on.
Связанные Термины
Определение calculate, work out, solve; understand, grasp, comprehend в Английский Язык Английский Язык словарь
- figure out
- figure it out