Onların patlayıcıları var.
- They've got explosives.
Onların patlayıcıları var.
- They have explosives.
Meclis üyesi bir miktar tartışmalı önerge sundu.
- The councilor tabled a number of controversial motions.
Bu tartışmalı bir karardı.
- It was a controversial decision.
Bu görüş ihtilaflıdır.
- This idea is controversial.
Patlayıcı madde imha ünitesi patlamamış bombayı güvenli bir şekilde imha etti.
- The explosive ordnance disposal unit safely disposed of the unexploded bomb.