Tom Fransızca çalışmanın yararlı olmayacağına karar verdi.
- Tom decided that it wouldn't be beneficial to study French.
Uygun şekilde kullanılırsa, belirli zehirler yararlı olacaktır.
- Properly used, certain poisons will prove beneficial.
Güneş ışığı bitkiler için faydalıdır.
- Sunshine is beneficial to plants.
Aslında faydalı oldu.
- It has actually been beneficial.
Tom daha yardımsever olamazdı.
- Tom couldn't have been more helpful.
Olmam gerektiği kadar yardımsever değildim.
- I wasn't as helpful as I should've been.
Biraz daha faydalı bir şey umuyordum.
- I was hoping for something a little more helpful.
Tom'un tavsiyesi her zaman çok faydalı olmuştur.
- Tom's advice has always been very helpful.
Ona biraz yararlı tavsiye verdim.
- I gave him some helpful advice.
Onun tavsiyesi çok yararlı oldu.
- His advice was very helpful.
Nasıl yardımcı olabilirim?
- How can I be helpful?
Tom yardımcı oldu mu?
- Has Tom been helpful?
Recycling and reusing garbage can have beneficial effects on the environment.