bazısı

listen to the pronunciation of bazısı
Турецкий язык - Английский Язык
some

Some of the managers complained about him becoming the president of the company. - Yöneticilerden bazısı onun şirketin başkanı olmasından yakındı.

Some salt comes from mines, some from water. - Bazı tuz madenlerden gelir, bazısı sudan.

some of them; some people, some
somebody
several
bazı
some

Some read books just to pass time. - Bazıları yalnızca zaman geçsin diye kitap okurlar.

Some of the students went by bus, and others on foot. - Bazı öğrenciler otobüsle gitti, diğerleri de yürüyerek gitti.

bazıları/ bazısı
some of them, some
bazı
certain

Tom certainly has some pretty old-fashioned ideas. - Tom'un kesinlikle bazı oldukça eski-moda fikirleri var.

Certain circles keep saying the same thing insistently. - Bazı çevreler aynı şeyi ısrarla söyleyip duruyorlar.

bazı
a few

Some people today have a few genes from other species, the Neanderthals and the Denisovans. - Bazı insanlar bugün Neandertaller ve Denisovanlar gibi diğer türlerden birkaç gene sahiptir.

Although Go is probably the most popular Japanese game in my country, at most only a few university students know it. - Go büyük ihtimalle benim ülkemdeki en popüler Japon oyunu olsa da o bile bazı üniversite öğrencileri dışında pek bilinmiyor.

bazı
some, certain
bazı
sometimes

I sometimes go to the cinema. - Ben bazı zamanlar sinemaya giderim.

There are sometimes blizzards in Kanazawa. - Bazı zamanlar Kanazawa'da tipi olur.

bazı
1.some, certain; some of
bazı
sundry
bazı
{i} pad
bazı
any

Some people don't believe in any religion. - Bazı insanlar herhangi bir dine inanmıyor.

Some people say there shouldn't be any secrets between friends. - Bazı insanlar arkadaşlar arasında herhangi bir sır olmaması gerektiğini söylüyorlar.

Турецкий язык - Турецкий язык
Birtakımı, kimisi
Bazı
kimi
bazı
Ara sıra, arada bir, kimi vakit: "Bazı, mağazadan içeriye girinceye kadar kendimden geçerdim."- Y. K. Karaosmanoğlu
bazı
Halı dokuma tezgahında bulunan, aralarına dokuma ipi geçirilen ağaç silindir
bazı
Birtakım, kimi: "Bazı Türkler oraya eğlenmeye giderler."- Ö. Seyfettin
bazı
Ara sıra, arada bir, kimi vakit
bazı
Birtakım, kimi
Английский Язык - Турецкий язык
some