Check and adjust the brakes before you drive.
- Araba sürmeden önce frenleri kontrol edin ve ayarlayın.
Tom tried to adjust the temperature of the shower.
- Tom duşun sıcaklığını ayarlamaya çalıştı.
Tom is a piano tuner.
- Tom bir piyano ayarlayıcı.
He had his clarinet tuned.
- O, klarnetini ayarlattı.
Tom had a little trouble adjusting the settings.
- Tom ayarları ayarlamada biraz sorun yaşadı.
He had his clarinet tuned.
- O, klarnetini ayarlattı.
Tom tuned his guitar.
- Tom gitarını ayarladı.
Tom is just finishing setting up.
- Tom sadece ayarlamayı bitiriyor.
Tom had a little trouble adjusting the settings.
- Tom ayarları ayarlamada biraz sorun yaşadı.
Have you calibrated your monitor?
- Monitörünüzü ayarladınız mı?
Tom adjusted his glasses.
- Tom gözlüğünü ayarladı.
I had the brakes of my bicycle adjusted.
- Bisikletimin frenlerini ayarlattım.
Tom had a little trouble adjusting the settings.
- Tom ayarları ayarlamada biraz sorun yaşadı.
Tom forgot to set his alarm clock.
- Tom çalar saatini ayarlamayı unuttu.