Tom pastayı altı parçaya böldü.
- Tom cut the pie into six pieces.
Bana iki parça tebeşir ver.
- Give me two pieces of chalk.
O, mektubu parçalara ayırdı.
- She tore the letter into pieces.
Bir pastayı eşit parçalara ayırma oldukça zordur.
- Cutting a cake into equal pieces is rather difficult.
Benim babam bir fabrikada çalışır.
- My father works in a factory.
O bir fabrikada çalışıyor.
- He works in a factory.
Onun en son çalışmaları geçici sergide.
- His latest works are on temporary display.
Bu kitap şairin en iyi çalışmalarından biridir.
- This book is one of the poet's best works.
Tom'un eserlerde çok sayıda projesi var.
- Tom has a lot of projects in the works.
Bilgisayarlar gerçekten edebi eserleri çevirebilir mi?
- Can computers actually translate literary works?
Beton karma tesisi sadece şantiyeden bir mil uzakta.
- The concrete mixing plant is just a mile from the worksite.
O bir sıhhi tesisat şirketi için çalışıyor.
- He works for a plumbing company.
Atölyesinde bir tablo yapıyor.
- He's making a table in his workshop.
Tom'un bodrumunda bir atölyesi var.
- Tom has a workshop in his basement.
Ben işlerin kontrolünü aldım.
- I got control of the works.
O sadece ev işlerini çekip çevirmiyor, aynı zamanda bir okul öğretmeni olarak da çalışıyor.
- Not only does she keep house, but she also works as a school teacher.
Tom evinin yakınındaki bir spor salonunda egzersiz yapıyor.
- Tom works out in a gym near his house.
Öğretmenlik yapıyor ama aslında bir vampir.
- He works as a teacher, but actually he's a vampire.