Çin'e gittiğim en son zaman, Şangay'ı ziyaret ettim.
 - The last time I went to China, I visited Shanghai.
Devenin belini kıran son saman çöpü.
 - The last straw breaks the camel's back.
Tom son dört yılda iki kez alkollü araba sürmekten mahkûm edildi.
 - Tom has been convicted of drunken driving twice in the last four years.
O, geçen yıl o şirket için çalışmaya başladı.
 - He began to work for that company last year.
Onun geçen aydan beri hasta olduğunu duydum.
 - I hear he has been ill since last month.
Tom son olarak vardı.
 - Tom was the very last to arrive.
Son olarak ailemle birlikte Disneyland'a gittiğimden beri uzun zaman oldu.
 - It has been so long since I last went to Disneyland with my family.
En sonunda hatasını anladı.
 - At last, he realized his error.
Çin'e gittiğim en son zaman, Şangay'ı ziyaret ettim.
 - The last time I went to China, I visited Shanghai.
Sürücü ehliyetimi geçen ay yenilettim.
 - I had my driver's license renewed last month.
Yağmur bir hafta sürdü.
 - The rain lasted a week.
Mağazaya gidiyorum ve kimi görüyorum? Onunla son kez buluştuğumuzdan beri kendisinde neler gittiğini bana hemen anlatmaya başlayan bir Amerikan arkadaşımı.
 - I go into the store, and who do I see? An American friend, who immediately begins to tell me what has been going on with him since we last met.
Onu son kez gördüğümden beri Shelly gerçekten büyümüş.
 - Shelly's really filled out since the last time I saw her.