İngilizlerin % 60'ından fazlası aktif bir facebook profiline sahip.
- Über 60 % der Briten haben ein aktives Facebook-Profil.
Bayan Smith aktif olarak gönüllü bir işle meşgul.
- Frau Smith beschäftigt sich aktiv mit ehrenamtlicher Arbeit.
Fadıl, Facebook'ta faaldir.
- Fadil is active on Facebook.
Bu kafatası ve çizgileri, 17. yüzyılın sonlarında İngiltere'de faaliyet gösteren dünyaca ünlü Kaptan Kidd'e dayanılarak adlandırılmıştır.
- This skull and crossbones was named based on the world-famous Captain Kidd who was active in late 17th century Britain.
O oldukça aktif bir kişidir.
- He is rather an active person.
Ek olarak yaşlılar birbirleriyle sosyalleşebilsin ve Amerikan hayatının aktif üyeleri olarak kalabilsinler diye birçok topluluk kurulmuştur.
- In addition many groups have been formed so that the elderly can socialize with one another and remain active participants in American life.
Borsa çok hareketlidir.
- The stock market is very active.
Liisa aktif ve enerjik bir genç kadın.
- Liisa is an active and energetic young woman.
Mrs. Smith is actively engaged in volunteer work.
- Frau Smith beschäftigt sich aktiv mit ehrenamtlicher Arbeit.