Lying is forgivable when it is done by a doctor trying to give heart to a terminally ill patient.
- Yalan bir ölümcül hastaya kalbini vermeye çalışan bir doktor tarafından söylendiği zaman affedilebilir.
I certainly don't condone that.
- Kesinlikle onu affetmem.
Forgive me Father for I have sinned.
- Günah işlediğim için beni affet Tanrım.
I lied. Please forgive.
- Yalan söyledim. Lütfen affet.
Tom forgave Mary for losing all his money.
- Tom bütün parasını kaybettiği için Mary'yi affetti.
Tom never forgave himself for hurting Mary the way he did.
- Tom yaptığı tarz Mary'yi incittiği için kendini asla affetmedi.
My mother excused his mistake.
- Annem onun hatasını affetti.
Excuse us for the inconvenience.
- Rahatsızlık için bizi affet.
Tom still hasn't forgiven me.
- Tom hâlâ beni affetmedi.
You've never forgiven me, have you?
- Beni hiç affetmedin, değil mi?