O, kokaine bağımlıdır.
 - He is addicted to cocaine.
Mrs. Smith in televizyon bağımlısı olduğunu söyleyebilirsin.
 - You could say that Mrs. Smith is a television addict.
Cidden bağımlı olduğumu düşünüyorum.
 - I think I'm seriously addicted.
Masajlarıma tamamen bağımlı olacaksın.
 - You'll become totally addicted to my massages.
Sami ona çok düşkündü.
 - Sami was so addicted to that.
Tom çikolatalı kurabiyelere düşkündür.
 - Tom is addicted to chocolate cookies.