abstrus

listen to the pronunciation of abstrus
Немецкий Язык - Турецкий язык
kansik, muglak; anlasilmasi güc
anlaşılması zor
Английский Язык - Турецкий язык

Определение abstrus в Английский Язык Турецкий язык словарь

absurd
{s} saçma

Fikir ilk başta saçma görünüyordu. - The idea seemed absurd at first.

Pek çok büyük bilim adamları saçma şeyler hakkında düşünmüştür. - Many great scientists had thought about absurd things.

absurd
anlamsız

Bedel anlamsız olarak yüksekti. - The price was absurdly high.

absurd
maskaralık
absurd
absürd
absurd
olmayacak absurdity anlamsızlık
absurd
imkansız

Sen saçmayı denemeden imkansıza ulaşamazsın. - You cannot achieve the impossible without attempting the absurd.

absurd
(sıfat) anlamsız, saçma, abes, mantıksız, olanaksız, ipe sapa gelmez
absurd
{s} mantıksız

Onu yapman mantıksız. - It's absurd of you to do that.

absurd
akılsızca
absurd
{s} saçma, abes, absürd
Немецкий Язык - Английский Язык
recondite
absurd
abstruse
ludicrous