Emmy peçeteyi ikiye katladı.
 - Emmy folded the napkin in half.
Bir peçete alabilir miyim, lütfen?
 - May I have a napkin, please?
Tom köpük yastık üzerine uyku tulumu serdi.
 - Tom unrolled his sleeping bag on his foam pad.
Tom Mary'ye büyük yastıklı bir zarf uzattı.
 - Tom handed Mary a large padded envelope.