Yanlışlıkla mektubunu açtığım için lütfen beni affet.
- Please forgive me for opening your letter by mistake.
Hatalar yapmak her zaman yanlış değildir.
- To make mistakes is not always wrong.
Bu telefon faturasında yanlışlıklar var.
- There are errors in this phone bill.
Yanlışlıkla onun şemsiyesini aldım.
- I took his umbrella by mistake.
Yanlışlıkla mektubunu açtığım için lütfen beni affet.
- Please forgive me for opening your letter by mistake.
Bu telefon faturasında yanlışlıklar var.
- There are errors in this phone bill.
Bu bir yanlış değildir.
- This is not an error.
İngilizce konuşurken hata yapmaktan korkmayın.
- Don't be afraid to make mistakes when speaking English.
Hatalar yapmaktan korkmayın.
- Don't be afraid to make a mistake.
En sonunda hatasını anladı.
- At last, he realized his error.
Herkes onun hatasına güldü.
- Everybody laughed at his error.
Biz deneme ve yanılma ile öğreniriz.
- We learn by trial and error.
Deneme yanılma, ilerleme adına çok ehemmiyetlidir.
- Trial and error is essential to progress.
Kusura bakma ama hatalısın.
- Excuse me, but you're mistaken.
Tom'un yanılmadığını umuyorum.
- I hope that Tom wasn't mistaken.
Bir yabancı omzuma arkadan dokundu. Beni başka birisiyle karıştırmış olmalı.
- A stranger tapped me on the shoulder from behind. He must have mistaken me for someone else.
Without music, life would be an error.
- Without music, life would be a mistake.
... that thing in, have made a spelling mistake in one of ...
... even after the person has paid their debt to society for their mistake." ...