a dealing with spirits, enchantment

listen to the pronunciation of a dealing with spirits, enchantment
Английский Язык - Турецкий язык

Определение a dealing with spirits, enchantment в Английский Язык Турецкий язык словарь

magic
sihirbazlık

Gerçek bir canlı sihirbazlık gösterisi izlemek ister misin? - Do you wanna see a real live magic show?

Bu sihirbazlıktaki hileyi fark ettim. - I was aware of the trick in this magic.

magic
büyü

S.Jobs Disney'e büyüyü geri getirebilir mi? - Can S. Jobs bring back the magic to Disney?

Her lamba büyülü değildir. - Not every lamp is magic.

magic
sihir

Kız, sihir gibi kayboldu. - The girl vanished like magic.

Keşke sihir kullanabilsem. - I wish I could use magic.

magic
{i} büyücülük
magic
sihirle ilgili
magic
büyülü

Her lamba büyülü değildir. - Not every lamp is magic.

Japon folklöründe, bakenekolar büyülü güçleri olan kedilerdir. - In Japanese folklore, bakeneko are cats with magical powers.

magic
sihirli

Tom birkaç sihirli hileler bilir. - Tom knows a few magic tricks.

Çocuk bir sürü sihirli numaralar biliyor. - The boy knows many magic tricks.

magic
büyücülükte kullanılan
magic
büyülü magic mirror bakılınca gaipten haber veren ayna
magic
gözbağı
magic
magic wand sihirli değnek
magic
gözbağcılık
magic
black magic cin ve şeytanlar aracılığıyl
Английский Язык - Английский Язык
{n} magic
a dealing with spirits, enchantment

    Расстановка переносов

    a deal·ing with spirits, en·chant·ment

    Произношение

Избранное