In towns, speed is limited to 50 km/h.
- Şehirlerde hız sınırı 50 km / h dir.
The station is situated in between the two towns.
- İstasyon iki şehir arasında yer almaktadır.
People of Almaty, let us create a child-friendly city!
- Alma-Ata halkı, haydi çocuk dostu bir şehir yaratalım!
Tokyo is a very big city.
- Tokyo çok büyük bir şehirdir.
Tom and Mary meet in downtown Boston once a month.
- Tom ve Mary ayda bir kez Boston'da şehir merkezinde buluşurlar.
Tom lives in a three-bedroom apartment in downtown Boston.
- Tom Boston'da şehir merkezinde üç-yatakodalı bir apartmanda yaşıyor.
Tom was out of town last week.
- Tom geçen hafta şehir dışındaydı.
I've been out of town all week.
- Bütün hafta şehir dışındaydım.
I'm going to the center of town.
- Şehir merkezine gidiyorum.
Does this bus go to the center of town?
- Bu otobüs şehir merkezine gider mi?
This magazine is available in any big city in Japan.
- Bu dergi Japonya'daki herhangi bir büyük şehirde mevcut.
A big city is full of snatchers.
- Büyük şehirler kapkaççılarla doludur.
A carcass has been found at the urban park.
- Şehir parkında bir iskelet bulundu.
This movement from rural to urban areas has been going on for over two hundred years.
- Kırsaldan şehir bölgelerine yapılan bu taşınma iki yüzyıldan daha fazla bir süredir devam etmektedir.
I'm heading downtown.
- Şehir merkezine gidiyorum.
I need to go to downtown.
- Benim şehir merkezine gitmem gerekiyor.
Do you have a map of the downtown area?
- Şehir merkezi haritan var mı?
Layla drove twenty minutes to a bank downtown.
- Leyla şehir merkezindeki bir bankaya araçla yirmi dakikada gitti.
We should try that new restaurant downtown.
- Şehir merkezindeki şu yeni restoranı denemeliyiz.
I'm heading downtown.
- Şehir merkezine gidiyorum.
I need to go to downtown.
- Şehir merkezine gitmeliyim.
What platform does the downtown train leave from?
- Şehir merkezine giden tren hangi platformdan kalkıyor?
What number is the downtown train?
- Şehir merkezine giden tren hangi platformdan kalkıyor?