She wore a sweater that she'd knitted herself.
- Kendi ördüğü kazağı giydi.
I knitted a sweater for Tom.
- Tom için bir kazak ördüm.
Tom braided Mary's hair.
- Tom Mary'nin saçını ördü.
Would you like me to braid your hair?
- Saçını örmemi ister misin?
Have you finished knitting that sweater?
- O kazağı örmeyi bitirdin mı?
My sister has been knitting since this morning.
- Kız kardeşim bu sabahtan beri örgü örüyor.
I am adding examples to Tatoeba.
- Tatoeba'ya örnekler ekliyorum.
Tom put a Band-Aid over his small tattoo of a spider so he would be allowed into a Japanese hot spring.
- Tom bir Japon kaplıcasına girebilmek için küçük örümcek dövmesinin üzerine bir yara bandı yapıştırdı.
She knit him a sweater.
- O ona bir kazak ördü.
Tom asked Mary if she knew how to knit.
- Tom Mary'ye nasıl örgü öreceğini bilip bilmediğini sordu.