çiçekçiler

listen to the pronunciation of çiçekçiler
Турецкий язык - Английский Язык
florists
plural of florist
çiçek
flower

Flowers and trees need clean air and fresh water. - Çiçeklerin ve ağaçların temiz havaya ve taze suya ihtiyacı vardır.

My father is watering the flowers. - Babam çiçekleri suluyor.

çiçekçi
florist
çiçek
{i} smallpox

I am immune to smallpox. - Çiçek hastalığına bağışıklığım var.

They said he had a weak form of smallpox. - Onun çiçek hastalığının zayıf evresini geçirdiğini söylediler.

çiçek
(Biyokimya) efflorescence
çiçek
blossome

Her talent blossomed early. - Onun yeteneği erken çiçek açtı.

The apple trees blossomed early this year. - Bu yıl elma ağaçları erken çiçek açtı.

çiçek
variola
çiçek
floral

This floral arrangement is beautiful. - Bu çiçek aranjmanı güzel.

I wear a floral dress. - Çiçekli bir elbise giyiyorum.

çiçekçi
flower store
çiçekçi
florist shop
çiçek
blossom

The cherry blossoms are at their best. - Kiraz çiçeklerinin en iyi zamanı.

The apple trees blossomed early this year. - Bu yıl elma ağaçları erken çiçek açtı.

çiçek
{i} bloom

Many flowers start blooming in springtime. - Birçok çiçekler baharda çiçeklenmeye başlar.

The roses are blooming early this year. - Güller bu yıl erken çiçek açıyor.

Çiçek
inflorescences
Çiçek
(isim) Flower, blossom
çiçek
flower, blossom, bloom
çiçek
(Konuşma Dili) loose woman, sexually promiscuous woman
çiçek
flower; blossom, bloom; smallpox; floral
çiçek
(Konuşma Dili) charming scoundrel; charming woman who is up to no good
çiçek
chem. flowers, (a) sublimate: kükürt çiçeği flowers of sulfur
çiçek
flowering plant, flower; ornamental plant
çiçek
catkin
çiçek
posy
çiçekçi
nurseryman
çiçekçi
flower shop, florist's shop
Турецкий язык - Турецкий язык

Определение çiçekçiler в Турецкий язык Турецкий язык словарь

Çiçek
(Osmanlı Dönemi) İŞGÜFE
Çiçek
(Osmanlı Dönemi) BİŞKUFE
çiçek
Çiçek açan kır veya bahçe bitkisi
çiçek
Bir bitkinin, üreme organlarını taşıyan çoğu güzel kokulu, renkli bölümü. Çiçek açan kır veya bahçe bitkisi: "Evin ufak çiçekler ve bitkilerle süslü bahçesine çıktım."- R. H. Karay
çiçek
Süblimleşme veya çiçeksime yoluyla elde edilen toz
çiçek
İrinli kabarcıklar dökerek yüzde izler bırakan ateşli, ağır ve bulaşıcı bir hastalık
çiçek
Davranışları hafif, toplum kurallarına uymayan kimse
çiçek
Bir bitkinin, üreme organlarını taşıyan çoğu güzel kokulu, renkli bölümü
çiçek
Davranışları hafif, toplum kurallarına uymayan kimse. İrinli kabarcıklar dökerek yüzde izler bırakan ateşli, ağır ve bulaşıcı bir hastalık
çiçek
şükufe
çiçekçi
Çiçek yetiştiren, satan veya yapma çiçek işiyle uğraşan kimse
çiçekçi
Çiçek yetiştiren, satan veya yapma çiçek işiyle uğraşan kimse. Çiçek satılan yer
çiçekçi
Çiçek satılan yer