Bu yolda bir hayli trafik var.
- There is a great deal of traffic on this road.
Tom'a bir hayli hayranım.
- I admire Tom a great deal.
Tom Mary'den epeyce yaşlı.
- Tom is quite a bit older than Mary.
Onu epeyce daralttığını söyleyebilirim.
- I'd say that narrows it down quite a bit.
Yapacak çok işim var.
- I have a great deal to do.
O, oldukça çok kazanır.
- He earns a great deal.
Ona oldukça çok borçluyum.
- I owe him a great deal.
Bu benim için oldukça çok şey ifade ederdi.
- It would mean a great deal to me.