you can't see

Английский Язык - Турецкий язык

Определение you can't see в Английский Язык Турецкий язык словарь

Связанные Термины

as you can see

gördüğünüz üzere

as you can see

göreceğiniz üzere

can't you see

görmüyormusun

you see

işte

you see

şimdi

Başlangıçta bu fikirden hoşlanmamıştın ama şimdi memnun görünüyorsun. - At the beginning you had disliked the idea, but now you seem to be content.

Şimdi gitmek zorundayım. Eşyalarımı nereye koyduğumu gördün mü? - I have to go now. Did you see where I put my things?

you see

gördün mü?

Burada bir çanta gördün mü? - Did you see a bag here?

Onun dışarı gittiğini gördün mü? - Did you see him go out?

you see

efendim

you see

yani

you see

gördüğün

i can not see you

seni göremiyorum

let me see if you can.!

hodri meydan

you see

Gördün mü

Английский Язык - Английский Язык

Определение you can't see в Английский Язык Английский Язык словарь

Связанные Термины

you can see for yourself

you can see with your own two eyes, you can see the truth for yourself, you understand, it's obvious, there is no doubt

Турецкое произношение

yu känt si

Произношение

/ˈyo͞o ˈkant ˈsē/ /ˈjuː ˈkænt ˈsiː/