Bu sabah neden geç kaldın?
- Warum hast du dich heute Morgen verspätet?
Neden yalan söyledin?
- Warum hast du gelogen?
Tom ve Mary'nin niçin evlenmemeleri gerektiği hakkında herhangi bir sebep düşünebiliyor musun?
- Can you think of any reason why Tom and Mary shouldn't get married?
Onu yapmaman için çok sayıda sebepler var.
- There are a good many reasons why you shouldn't do it.
Tom başka ne için oraya giderdi?
- Why else would Tom go there?
Onu niye yapmadığını anlamaya çalışıyorum.
- I'm trying to understand why you didn't do it.
Araban varken niye yürüyorsun?
- Why do you walk when you have a car?
Niçin hatanı kabul etmiyorsun?
- Why don't you admit your mistake?
Niçin çok daha erken söylemedin?
- Why didn't you say so earlier?
Onun istifa etmesi için bir neden yok.
- There is no reason why he should resign.
Neden bankı kırmızıya boyadın?
- Why did you paint the bank red?
It would take me too much time to explain to you why it's not going to work.
- Das würde zu lange dauern, dir zu erklären, warum das nicht funktionieren wird.
Why don't you eat vegetables?
- Warum isst du kein Gemüse?