visibly.

listen to the pronunciation of visibly.
Английский Язык - Турецкий язык

Определение visibly. в Английский Язык Турецкий язык словарь

externally
dıştan
apparently
görünüşte

Onun için görünüşte o sorumlu. - He is apparently responsible for it.

Tom kayıtları tahrif ettiği için görünüşte suçlu. - Tom is apparently guilty of falsifying records.

apparently
belli ki

Belli ki Tom Mary'den hoşlanmıyor. - Apparently, Tom doesn't like Mary.

Belli ki o adam bizi yanıltıyor. - The man is apparently deceiving us.

apparently
görünürde
apparently
görünen o ki

Tom, görünen o ki çok ikna ediciydi. - Tom was apparently very convincing.

apparently
anlaşıldığı kadar
apparently
görünüşe bakılırsa

Görünüşe bakılırsa Tom henüz kirasını ödemedi. - Tom has apparently not yet paid his rent.

Ben Tom'un Mary'ye ödediğini düşündüm ama görünüşe bakılırsa ben yanlışmışım. - I thought Tom had paid Mary, but apparently I was wrong.

apparently
görünür bir şekilde
visibly
görünür bir şekilde
visibly
farkedilir bir şekilde
visibly
gözle görülür bir şekilde
apparently
görünüşe göre

Tom, görünüşe göre yapacağını söylediği şeyi yapmadı. - Tom apparently didn't do what he said he would do.

Görünüşe göre, otobüs geç kaldı. - Apparently, the bus is late.

externally
harici olarak
visibly
görülebilen
apparently
anlaşılan

Anlaşılan, toplantı Tom'un ofisinde olacak. - Apparently, the meeting will be in Tom's office.

Anlaşılan o eski püskü daire boş. - Apparently that shabby flat is vacant.

externally
hariçten
externally
(zarf) dıştan, haricen, hariçten
visibly
görünür şekilde

Sami görünür şekilde sarsıldı. - Sami was visibly shaken.