verblendung

listen to the pronunciation of verblendung
Немецкий Язык - Турецкий язык
[die] körlük, gerçeği görememe
Английский Язык - Турецкий язык

Определение verblendung в Английский Язык Турецкий язык словарь

blindness
{i} körlük

O şeker hastasıdır ve körlükten muzdariptir. - He is diabetic and suffers from blindness.

facing
{i} kaplama
blindness
anlayışsızlık
blindness
(Tıp) ama
facing
(Tekstil) pervaz
facing
(Askeri) dönüşler
facing
dış kaplama
facing
(Tekstil) Pervaz: Giysilerin yaka, kol, etek gibi yerlerine veya kumaştan yapılmış diğer eşyaların kenarlarına geçirilmiş, dar, uzun parça
blindness
[n] körlük
blindness
{i} gaflet
blindness
{i} düşüncesizlik
facing
(Tıp) Kaplama (diş)
facing
{i} koruyucu katman
facing
(isim) dönüş, dönme, koruyucu katman, üst tabaka, kaplama, sıvama
facing
astar/kaplama
facing
kumaşın kenarına geçirilen astar
facing
{i} dönüş
facing
(Askeri) DÖNÜŞLER: Komutla herhangi bir tarafa cephe almak için yapılan dönüş. Dönüşler üç çeşittir. Sağa dönüş (right face) , sola dönüş (left face) , geriye dönüş (about face)
Немецкий Язык - Английский Язык
siding
facing
external cladding
blindness