to trust in, credit, have faith, think true

listen to the pronunciation of to trust in, credit, have faith, think true
Английский Язык - Турецкий язык

Определение to trust in, credit, have faith, think true в Английский Язык Турецкий язык словарь

believe
{f} inanmak

Bana göre buna inanmak zor. - I find this hard to believe.

Bu çocuk dünyanın düz olduğuna inanmaktadır. - This child believes that the earth is flat.

believe
{f} inancı olmak
believe
inanç duymak
believe
itimat etmek Believe me! Sözüme inan believableinanılır believeriman eden kimse
believe
sanmak
believe
varsaymak
believe
zannetmek
believe
inan

Sosyal ağlarda hırsızlar, sahteciler, sapıklar veya katiller olabilir. Güvenliğiniz için, onlara inanmamalısınız. - There may be thieves, fakers, perverts or killers in social networks. For your security, you shouldn't believe them.

O, Ben'in sözlerine inanmadı. - He didn't believe Ben's words.

believe
{f} güvenmek
believe
kani olmak
believe
kanmak
believe
"in" ile güvenmek
believe
inanma

O, Ben'in sözlerine inanmadı. - He didn't believe Ben's words.

Bana göre buna inanmak zor. - I find this hard to believe.

believe
{f} iman etmek, güçlü bir inanç duymak
Английский Язык - Английский Язык
{v} believe