to ponder, to go over in ones head

listen to the pronunciation of to ponder, to go over in ones head
Английский Язык - Турецкий язык

Определение to ponder, to go over in ones head в Английский Язык Турецкий язык словарь

think
sanmak

Bir sürü kişi pandispanyayı fırınlanması zor sanmakta, ama yeterince yumurta kullanırsanız hiçbir şey sahiden ters gitmeyebilir. - Many people think that sponge cake is difficult to bake, but if you use enough eggs, nothing can really go wrong.

think
düşünmek

Oğlumun hâlâ hayatta olduğunu düşünmek elimde değil. - I cannot help thinking that my son is still alive.

Ne hakkında konuştuğumu bildiğimi düşünmek istiyorum. - I like to think I know what I'm talking about.

think
{f} düşün

Bugün yağmur yağacağını düşünüyorum. - I think it'll rain today.

Onun bir doktor olduğunu düşünüyorum. - I think he is a doctor.

think
{f} düşünmek: Shut up! I'm thinking. Sus! Düşünüyorum. What are you thinking? Neyi düşünüyorsun? I'm thinking how ridiculous this
think
{f} zannetmek
think
{i} düşünce

Onu benim düşünce tarzıma ikna edebildim. - I managed to bring him around to my way of thinking.

Bu makale düşüncemi etkileyecek. - This article will affect my thinking.

think
mütalaa etmek
think
{f} aklından geçirmek
think
tefekkür etmek
think
aklına sığdırmak
think
(Bilgisayar) düşünür

Çocukken pamuklu şekerin ve bulutların benzer olduklarını düşünürdüm. - When I was a kid, I used to think that fairy floss and clouds were alike.

Onlar kişinin mütevazı ya da tembel olduğunu düşünürdü. - They would think the person is modest or lazy.

think
tahmin etmek

Ne düşündüğünü tahmin etmek mümkün değil. - There is no telling what he is thinking.

think
ummak
think
beklemek

Sanırım Tom beni beklemekten nefret ediyor. - I think Tom hates waiting for me.

Üç saatten daha fazla beklemek zorunda olacağını sanmıyorum. - I don't think you'll have to wait for more than three hours.

think
ölçünmek
think
hatıra getirmek
think
bir fikirde olmak
think
teemmül etmek
think
(fiil) düşünmek, saymak, anmak, sanmak, tasavvur etmek, zannetmek, aklından geçirmek, planlamak
think
{f} anmak
Английский Язык - Английский Язык
think