Polisler binayı çevirdi.
- The police have surrounded the building.
Aslanlar Tom'u her tarafından çevirdi.
- Lions surrounded Tom on all sides.
Sabaha kadar düşman ordusunun kampı kuşatılmıştı.
- Until the morning, the camp of the enemy army was surrounded.
O kalabalık tarafından kuşatılmıştı.
- He was surrounded by the crowd.
Onların onun etrafını çevirdiğini gördüm.
- I saw them surrounding him.
Brown etrafının çevrildiğini gördü.
- Brown saw that he was surrounded.
Çevreleyen tepeler kasabayı korudu.
- The surrounding hills protected the town.
Müzik hayatımızı hava gibi çevreler.
- Music surrounds our lives like air.