to-make-moral-reflections

listen to the pronunciation of to-make-moral-reflections
Английский Язык - Турецкий язык

Определение to-make-moral-reflections в Английский Язык Турецкий язык словарь

mortal
{s} ölümcül

Bütün yolcular ölümcül tehlikedeler. - All the passengers are in mortal danger.

O ölümcül bir biçimde yaralıydı. - He was mortally wounded.

mortal
{s} fani

Ölüm, yaşadığımız bu fani hayatın sona ermesi ve ebedi olan ahiret hayatına açılan kapıdır. - Death is the door that brings this mortal life that we have lived to an end and opens out to the eternal life to come.

mortal
{s} öldürücü
moralize
ahlak dersi vermek
moralize
ahlak bakımından değerlendir
mortal
aşırı
moralize
{f} olayların ahlaki yönü hakkında nutuk çekmek
moralize
{f} ahlakını düzeltmek
moralize
{f} ahlâk dersi vermek
moralize
{f} ahlâk öğretmek
mortal
{s} ölüm

Tüm insanların ölümlü olduğunu biliyoruz. - We know that all men are mortal.

Ölüm, yaşadığımız bu fani hayatın sona ermesi ve ebedi olan ahiret hayatına açılan kapıdır. - Death is the door that brings this mortal life that we have lived to an end and opens out to the eternal life to come.

mortal
mortal enemies birbirinin can düşmanı
mortal
geçici
mortal
{i} insan

Tüm insanların ölümlü olduğunu biliyoruz. - We know that all men are mortal.

Biz ölümlüler binlerce şekilde ölürüz; Biz sadece bir şekilde doğarız. Binlerce insan hastalığı var, ancak yalnızca bir sağlık kaynağı. - We mortals die in a thousand ways; we are born in only one. There are a thousand diseases of men, but only one source of health.

mortal
{s} ölümlü, fani
mortal
dili uzun ve sıkıcı
mortal
insani
Английский Язык - Английский Язык
{v} mortal
{v} moralize