Определение the human race; man, taken collectively в Английский Язык Турецкий язык словарь
- mankind
- {i} insanlık
Hiç kimse yaşamın anlamının ne olduğunu yanıtlayamaz; bu soru insanlık öncesine dayanıyor.
-No one man can answer what's the meaning of life; this question stands before all mankind.
İnsanlık kendi sonuna yaklaşıyor mu?
-Is mankind coming close to its end?
- mankind
- {i} insanlık, beşeriyet, insanoğulları
- mankind
- {i} insanoğlu
Nükleer savaş patlak verirse insanoğlu helak olur.
-If nuclear war broke out, mankind would perish.
İnsanoğlunun uzaya yolculuğu 1957'de Sovyetler Birliği'nin ilk yapay uydu Sputnik'i fırlattığında başladı.
-Mankind's journey into space began in 1957 when the Soviet Union launched Sputnik, the first artificial satellite.
- mankind
- ademoğlu
- mankind
- (Tıp) İnsanlık, beşeriyet
- mankind
- {i} insan soyu
- mankind
- {i} insanlar
İnternet insanların en büyük başarılarından biri. Şimdi, affınıza sığınarak, ayrılayım; bloguma kedimin fotoğrafını ekleyeceğim.
-The internet is one of mankind's greatest achievements. Now, if you'll excuse me, I'm off to post a photo of my cat on my blog.
Kahkaha insanların bir özelliğidir.
-Laughter is a feature of mankind.
- mankind
- beşeriyet
- mankind
- {i} erkekler
Связанные Термины
Определение the human race; man, taken collectively в Английский Язык Английский Язык словарь
- mankind