Определение türkisch в Немецкий Язык Турецкий язык словарь
- {'türkiş} s Türkçe
- s. 'türkiş Türkçe
- türklük
Определение türkisch в Английский Язык Турецкий язык словарь
- Ottoman
- Osmanlı
Arnavutluk 1912'de Osmanlı Devleti'nden bağımsızlığını kazandı.
-Albania gained its independence from Ottoman State in 1912.
On altıncı yüzyılda Osmanlı Türkleri Akdeniz ve Kızıldeniz'i birleştirmek için Mısır'da bir kanal inşa etmeye teşebbüs ettiler.
-In the sixteenth century Ottoman Turks attempted to construct a canal in Egypt to unite Mediterranean Sea and Red Sea.
- Turkish
- Türkçe
Türkçede birçok Farsça kelime vardır.
-Many Persian words exist in Turkish.
Türkçe Ğ ve İspanyolca H kaçtı ve birlikte birsürü tamamen sessiz çocukları oldu.
-A Turkish soft G and a Spanish H eloped and had lots of completely silent children together.
- Turkish
- {s} Türk
Türk darbesi 12 Eylül 1980'de meydana geldi.
-The Turkish coup d'état occurred on September 12, 1980.
Türkiye'den döndükten sonra Türkçem zayıfladı.
-After I returned from Turkey, my Turkish deteriorated.
- Turkish
- Türk/Türkçe
- Turkish
- (isim) Türkçe
- Turkish
- Türkiyeli
- Ottoman
- divan
- Ottoman
- sedir
- Ottoman
- s., i. (çoğ. --s) Osmanlı
- Turkish
- (sıfat) Türk
Связанные Термины
Определение türkisch в Немецкий Язык Английский Язык словарь
- Ottoman
- Turkish
This is a Turkish tradition.
-Das ist eine türkische Tradition.
She's got a Turkish boyfriend.
-Sie hat einen türkischen Freund.
- griechisch-türkisch
- Greek-Turkish
- griechisch-türkisch
- Greco-Turkish